Gündem Kültür Sanat

101. Ölüm Yıl Dönümünde Proust

101. ölüm yıl dönümünde Fransız yazar Proust hakkında bilmiyor olabileceğiniz bilgilere birlikte göz atalım!

Fransız roman, deneme yazarı ve eleştirmen Marcel Proust aramızdan ayrılalı 101 sene oldu. Bu vesileyle gelin Kayıp Zamanın İzinde eseri ile tanınan Proust hakkında birkaç ilginç bilgiye birlikte göz atalım!

1. Proust şu ana kadar yazılmış en uzun romanın sahibidir.

Yazarın yedi ciltlik eseri Kayıp Zamanın İzinde, Guinness Rekorlar Kitabında en uzun roman rekorunu elinde bulundurmaktadır. Eser yaklaşık 1,5 milyon kelimeden, yani 9.609.000 karakterden oluşmaktadır.

Yazar, Kayıp Zamanın İzinde’yi 1906 ve 1922 yılları arasında yazmıştır. Başyapıt Fransa’da 1913 ve 1927 yılları arasında yayımlanmıştır.

Kayıp Zamanın İzinde, anlatıcının 19. ve 20. yüzyıllarda Paris’teki çocukluk ve yetişkinlik dönemine dair düşüncelerine değinir. Eser özellikle zaman kaybı, hatıralar ve o dönemde Fransa’da meydana gelen sosyal değişimler gibi temaları ele alır. Yazar, kurduğu uzun cümle yapılarıyla sürekli elden kaçıyormuş gibi görünen, adeta kaybolan bir gerçekliği yakalamaya çalışır.

2. Birçok yayınevi başyapıtı geri çevirmiştir.

Proust, eserin ilk cildi Swannlar’ın Tarafı’nı yayımlamak istediğinde yayınevi bulması hiç de kolay olmamıştır. Yazar, daha sonra Gallimard olacak NFR yayınevinde editörlük yapan André Gide’e yayımlaması için kitabın el yazmasını vermiştir. Ancak Gide, eseri yayımlamayı reddetmiştir. Bununla birlikte André Gide daha sonra, Ocak 1914’te yazdığı bir mektupta Proust’tan özür dilemiştir. Gide, bunun kariyerinin en büyük hatası olduğunu itiraf etmiştir.

Bu kitabın reddedilmesi N.R.F.’nin en ciddi hatası olarak kalacak ve (bundan büyük ölçüde sorumlu olduğum için utanıyorum) hayatımın en acı pişmanlıklarından ve vicdan azaplarından biri. (…) Ve şimdi, bu kitabı sevmek benim için yeterli değil; ona ve size bir tür muhabbet, hayranlık ve eşsiz bir yeğ tutuşla aşık olduğumu hissediyorum.

André Gide, 1914 Ocak’ta Proust’a yazdığı mektup
Gide tarafından Proust’a yazılan mektubun imzalı taslağı. Tarih 10 ya da 11 Ocak 1914.
Kaynakça: https://www.lexpress.fr/culture/livre/la-lettre-de-gide-a-proust-s-envole-a-145-000-euros-chez-sotheby-s_1303131.html

Kitabının yayımlanması defalarca reddedildikten sonra ise yazar kitabı kendi parasıyla yayımlamaya karar vermiştir. Grasset Yayınevi, Proust’un ücreti ödemesi halinde ilk cildi yayınlamayı kabul etmiştir. Bunun üzerine Swann’ların Tarafı 1913’te yayımlanmıştır ve eser büyük beğeni toplamıştır.

İlk cildin başarısından sonra, Gallimard kalan ciltleri yayınlamayı teklif etse de yazar teklifi geri çevirmiştir ve Grasset ile çalışmaya devam etmiştir.

3. Proust’a “Prix Goncourt” ödülü verilmiştir.

Kayıp Zamanın İzinde’nin ikinci cildi “Çiçek Açmış Genç Kızların Gölgesinde”, 10 Aralık 1919’da Goncourt Ödülü’ne layık görülmüştür. Bu ödül, Fransa’nın edebiyat alanında en prestijli ödülüdür.

Ancak yazarın ödülü alması büyük bir tartışma konusu olmuştur. Bu dönemde Birinci Dünya Savaşı henüz yeni sona ermiştir. Eleştirmenler verilen ödülün savaş hakkında olmayan bir esere layık görülmesini eleştirmişlerdir.

Goncourt Ödülü Marcel Proust’a Verildi

4.”La madeleine de Proust” ifadesi Proust’tan esinlenilmiştir.

Fransızcada “Proust’un madlenleri” kalıbı, insana bir anısını çağrıştıran herhangi bir koku, tat, renk veya nesneyi ifade eder. Yani geçmişi anımsamayı çağrıştıran bir olgudur.

“Bu bana bir şey hatırlatıyor…”

Romanın ilk cildinde anlatıcı çaya batırılan bir çeşit kek olan madleni tatması ile geçmişe döner, anıları canlanır. Yazar eser boyunca elden kaçan, “kayıp zamanın izini” hatıralarla, geri dönüşlerle yakalamaya çalışır.

Serious Eats / Amanda Suarez

5. Proust şiddetli astım hastasıydı.

Hastalık, Kayıp Zamanın İzinde’de oldukça sık işlenen bir temadır. Aynı zamanda yazarın kendisi de astım hastasıdır ve astım onu hayatı boyunca etkilemiştir. Hatta ilk şiddetli astım krizini henüz sadece dokuz yaşındayken bir aile gezintisi esnasında geçirmiştir. Bu astım krizi o kadar şiddetlidir ki babası gözlerinin önünde öldüğünü sanmıştır.

Babası bir patoloji uzmanı olsa da yazarın yaşadığı dönemde, yani 19. yüzyılda hastalığının neyden kaynaklandığını anlamak zor olmuştur. Bundan böyle yazar hayatı boyunca değişen semptomlar ve ilaçlar ile astıma karşı mücadele etmeye çalışmıştır.

Hayatının son üç yılını ise çoğunlukla yatak odasına kapanarak, gündüzleri uyuyarak ve geceleri romanını tamamlamak için çalışarak geçirmiştir. 1922‘de zatürre ve akciğer apsesinden hayatını kaybetmiştir. Proust’un mezarlığı Paris’te Père Lachaise Mezarlığı‘ndadır.

Son olarak, yazar hakkında daha fazla bilgi öğrenmek için Alain de Botton’un Proust Yaşamınızı Nasıl Değiştirebilir kitabına bakmayı unutmayın!

Fransız edebiyatı hakkında daha fazla bilgi almak için Fransız Edebiyatı Klasikleri yazımıza göz atabilirsiniz!

Kaynakça:

Yazar Hakkında

Aslı Tamay

Saint-Joseph Fransız Lisesi'nden mezun, üniversite hayatına Panthéon-Sorbonne’da başladı. Halen Paris’te felsefe lisansı öğrenciliğine devam etmektedir. Politik felsefe, gazetecilik, edebiyat ve kültür alanlarına ilgi duyuyor.

Yorum yap

Paylaş
Bağlantıyı kopyala