Kültür Sanat

Halloween’de Size Eşlik Edecek 10 Fransız Filmi

Cadılar bayramı yaklaşıyor! Bu yıl Halloween atmosferini Fransız filmleri ile taçlandırmak isteyenler için harika bir liste hazırladık.

Cadılar Bayramı bir Amerikan geleneği olduğundan bu konuda Amerikan filmleri başı çekiyor. Fakat temaya uygun, Halloween sezonunda izlenebilecek Fransız yapımı korku filmleri de hiç fena sayılmaz. Sizin için bu soğuk ekim ayında yorganın altında keyifle (!) izlenecek 10 Fransız filmi derledik! Gelin birlikte bakalım.

Grave (Julia Ducournau, 2016)

Justine’in ailesinde herkes veteriner ve vejeteryandır. Justine, 16 yaşında, ablasının da öğrenci olduğu veterinerlik okulunu kazanan yetenekli bir gençtir. Ancak ilk andan itibaren zorbalık başlar. Justine hayatında ilk kez çiğ et yemeye zorlanır. Bunun sonucunda Justine gerçek doğasını keşfeder.

Les yeux sans visage (Georges Franju, 1960)

Önemli klasiklerden biri olan Les yeux sans visage, türünün kendinden sonra gelen örneklerini büyük ölçüde etkilemiştir. Cerrah Genessier, bir araba kazası sonucu tanınmaz hale gelen kızı Christiane’nin yüzünü yeniden şekillendirmek ister, ancak bunun için genç kızlardan aldığı derilerle nakil yapması gerekmektedir.

Sheitan (Kim Chapiron, 2006)

Bart, Ladj ve Thai, Paris’teki bir gece kulübünde iki muhteşem kızla, Eve ve Yasmin ile tanışır. Üçü de, kendilerini ve Yasmin’i Noel arifesini ebeveynlerinin taşradaki evinde geçirmeye davet eden Eve’e bariz bir şekilde şehvet duyarlar. Şafak vakti vardıklarında onları bekçiler Joseph ve Marie karşılar. Ağır hamile olan Marie, Noel için bir oyuncak bebek yapmakla meşguldür. Olaylar ilerledikçe şeytanın ve kötülüğün etkisi hepsini ele geçirir ve Marie bebeği tamamlar.

Vincent Cassel’in efsane bir rolle damga vurduğu bu film, korkuturken güldüren cinsten de olsa izlenmeye değer bir film.

Le Pacte des loups (Christophe Gans, 2001)

1766’da gizemli bir canavar, Gévaudan dağlarında çok sayıda kurbana neden olur; ancak kimse onu öldüremez. Hızla yayılan ve ulusal bir boyut kazanan bu korkunun sebebi olan canavar Tanrı’nın bir cezasıdır ve kontrol altına alınamadığından Kral’ın otoritesini zayıflatır. Bir doğa bilimci olan şövalye Grégoire De Fronsac, Gévaudan bölgesine gider. Ona, Mohawk kabilesinden bir Kızılderili olan tuhaf ve suskun Mani eşlik eder. Bu ikilinin yola çıkmasıyla korku dolu bir macera başlar.

Les Morsures de l’aube (Antoine de Caunes, 2001)

29 yaşında bir gece kulübü tutkunu Antoine, gündüzleri uyur, geceleri ise Paris sokaklarında dolaşarak ve en popüler yerlere zorla giriş yaparak yaşar. Gizemli Jordan sayesinde girmediği yer kalmaz. Ancak bir gün kendi tuzağına düşer ve ona tehditler savuran bir adam, hesaplaşması gereken ünlü Jordan’ı aramak zorunda bırakır. Ne yapacağını bilmeyen Antoine, arkadaşı Etienne’in desteğiyle onu aramaya başlar ve tehlikeli bir gece kuşu olan karanlık kız kardeşi Violaine ile tanışır.

Martyrs (Pascal Laugier, 2008)

Fransa’da 1970’lerin başında, birkaç ay önce ortadan kaybolan on yaşındaki Lucie, yolda başıboş dolaşırken bulunur. Travma geçirmiş ve dilsiz bir halde hastaneye kaldırılır ve burada kendi yaşında bir kız olan Anna ile arkadaş olur. 15 yıl sonra, sıradan bir ailenin kapısı çalar. Baba kapıyı açar ve Lucie’yi bir av tüfeğiyle karşısında bulur.

Haute tension (Alexandre Aja, 2003)

Yirmi yaşında bir öğrenci olan Marie, en yakın arkadaşının ebeveynlerinin izole çiftliğinde sınavlarına hazırlanır. Varlığından habersiz oldukları bir katil, bir gece içinde bu ailenin bireylerini sırayla katleder…

À l’intérieur (Alexandre Bustillo / Julien Maury, 2007)

Kocasının bir araba kazasında trajik ölümünden bu yana Sarah yalnızdır ve hep yanında olan annesine rağmen Noel arifesini yalnız geçirecektir. Bu gece genç kadının evde geçireceği son gecedir. Ertesi sabah doğum yapmak için hastaneye gidecektir fakat birisi kapıyı çalar…

Ils (David Moreau / Xavier Palud, 2006)

Romanya’ya sürgün edilmiş otuzlu yaşlarında bir çift olan Lucas ve Clémentine, Bükreş’in banliyölerinde izole bir evde ikamet ederler. Biri Fransızca öğretmeni, diğeri ise romancı olan çift huzur içinde yaşarlar. Ta ki yağmurlu bir gün evde yalnız olmadıklarını keşfedene dek!

La Nuit a dévoré le monde (Dominique Rocher, 2018)

Bir önceki gece partinin tüm hızıyla devam ettiği bu dairede uyanan Sam, gerçeklerle yüzleşmek zorundadır. Yapayalnızdır ve zombiler Paris sokaklarını istila etmiştir. Yaşamaya devam etmek için kendini koruması ve organize olması gerekmektedir. Peki gerçekten hayatta kalan tek kişi Sam midir?


Peki siz bu filmlerden hangilerini izlediniz?

Bu liste dışında sizi korkutan bir Fransız filmi tavsiyeniz varsa yorumlarda paylaşabilirsiniz! Eğer ben korku filmi sevmem, başka film tavsiyesi arıyorum diyorsanız Fransız sinema tarihinin en iyi filmlerini derlediğimiz yazımıza göz atabilirsiniz.

Vizyona yeni giren filmleri değerlendirmek isteyenler için ise haftalık vizyon filmleri içeriğimiz daima hazır!

Şimdiden herkesin Halloween’i kutlu olsuuun!

Kaynakça :

https://www.allocine.fr

https://www.cineserie.com/dossiers/toplist/top-meilleurs-films/cinq-films-dhorreur-francais-a-regarder-pour-halloween-2099792/

Yazar Hakkında

Tuğçe Karabacak

Yorum yap

Paylaş
Bağlantıyı kopyala