Savaşın ve masumların ölümünün inanılmaz korkunç derecede arttığı ve insanların geleceğe olan umudunu kaybettiği şu günlerde sinema bize gerçeği göstermeye ve her şeye rağmen mücadeleye devam etmemize olan inancımıza devam ediyor. Ukrayna ve Filistin’deki savaşlar hakkında iki belgeselin yanısıra Fransa’nın Oscar adayı da bu hafta vizyona giren filmler arasında.
Ça tourne à Séoul ! (Kim Jee-Woon)
Seul, 1970: Yönetmen Kim, “Cobweb” filminin sonunu yeniden çekmek ister. Ancak sansür yetkilileri, oyuncular ve yapımcılardan gelen şikayetler sette büyük bir kargaşa yaratır. Bu nedenle Kim, nihai başyapıtı olduğunu düşündüğü filmi tamamlamak için bu kaosun üstesinden gelmek zorundadır.
Simple comme Sylvain (Monia Chokri)
Sophia, Montreal’de felsefe profesörüdür ve 10 yıldır Xavier ile birliktedir. Kır evlerini yenilemek için evlerine gelen Sylvain adında bir marangoza ilk görüşte aşık olan Sophia, ilişkisine aynı şekilde devam edebilecek midir?
Pierre feuille pistolet (Maciek Hamela)
Polonyalı bir minibüs Ukrayna yollarında dolaşır. Maciek Hamela, Rus işgalinden bu yana ülkelerinden kaçan sakinleri tahliye eder. Araç daha sonra her şeyi geride bırakan insanlar için geçici bir sığınak ve güvenli alan haline gelir. Bu insanların tek bir hedefi vardır: Kendileri ve çocukları için bir yaşam olanağı bulmak. Savaşın korkunçluğunu apaçık haliyle yansıtan bu belgesel bu haftanın kaçırılmayacak filmlerinden.
Yallah Gaza (Roland Nurier)
Yıllardır devam eden ve son bir aydır şiddetini korkunç bir şekilde arttıran savaş üzerine yapılan belgesellerden bir tanesi de bu hafta vizyonda seyirci ile buluşuyor. Binlerce masumun öldüğü ve sonu gelmeyen bu savaşın etkilerini daha iyi anlamamıza yardımcı olacak bu film, korkunç gerçekliği daha yakından görme cesareti olanlar için bu haftanın önemli filmlerinden.
La passion de Dodin Bouffant (Tran Anh Hung)
Olağanüstü bir aşçı olan Eugénie, 20 yıldır ünlü gastronom Dodin için çalışır. Zamanla gastronomi pratiğinden ve karşılıklı hayranlıktan aralarında romantik bir ilişki başlar. Bu birliktelikten, dünyanın en büyük insanlarını bile hayrete düşürecek kadar ileri giden ve her biri bir öncekinden daha lezzetli yemekler doğar. Ancak özgürlüğe hevesli olan Eugénie hiçbir zaman Dodin ile evlenmek istemez. Dodin ise daha önce hiç yapmadığı bir şeyi yapmaya karar verir: Ona yemek pişirmek.
Bu yıl Altın Palmiye alan Anatomie d’une chute filmi yerine Fransa’nın Oscar adayı olarak gösterilen La Passion de Dodin Bouffant, geçtiğimiz ay büyük polemiğe yol açmıştı. Bakalım seyirci bu kararı filmi izledikten sonra nasıl değerlendirecek?
Bu hafta vizyona giren diğer filmler ise şöyle :
- Five Nights at Freddy’s (Emma Tammi)
- Goodbye Julia (Mohamed Kordofani)
- L’abbé Pierre – une vie de combats (Frédéric Tellier)
- L’Hiver d’Edmond et Lucy (François Narboux)
- Par la fenêtre ou par la porte (Jean-Pierre Bloc)
- Retour à Visegrad (Antoine Jaccoud, Julie Biro)
- The Marvels (Nia DaCosta)
Son olarak, geçen haftanın filmlerine göz atmak isteyenler için:
Kaynakça :
[…] Geçen haftanın filmlerine göz atmak için : […]